Vahşi hayvanlar İngilizce

Bu derste vahşi hayvanlar İngilizce konusunda yeni kelimeler öğreneceğiz.


Hayvanlar İngilizce

İngilizce vahşi hayvanlar

Bu dersimizde vahşi hayvanların İngilizce isimlerinden bahsedeceğiz. Tabii ki bu vahşi hayvanların çoğu Türkiye'de bulunmuyor. Ancak bu, vahşi hayvanlar konusunda İngilizce yeni kelimeler öğrenmememiz anlamına gelmez. En azından İngilizcede en çok bilinen vahşi hayvan isimlerini bilmemiz gerekiyor. Son dersimizde İngilizce evcil hayvanlar konusunu öğrendik. Ayrıca İngilizce deniz hayvanları ve İngilizce kuşlar hakkında bilgi edinmelisiniz. Bu konuları da öğrendikden sonra, Afrika safarisinde, Avustralya veya Amerika hayvanat bahçelerinde olurken rehberler konuşurken veya herhangi bir yabancı muhatapla hayvanlar hakkında İngilizce konuşurken artık anlaşılmayan anlarınız olmayacak. Bu arada, vahşi hayvanlarla ilgili çeşitli programları İngilizce olarak izleyerek kendi İngilizce söz bilginizi artıra bilirsiniz. Bu, hem dünya görüşünüzü geliştirmek hem de İngilizce öğrenmek için harika bir yöntem olabilir.

Günlük durumlarda ve gerçek hayatta "he" ve "she" zamirlerinin hayvanlarla bağlantılı olarak kullanılmadığına dikkat edilmelidir. Çoğu durumda, cansız nesnelere atıfta bulunurken "it" zamirini kullanmalısınız. Örneğin:
"This is a crocodile. It is green long and fierce."

Ancak masal ve hikayelerde hayvanlar bireyselleştirilir ve "he" ve "she" zamirleriyle kullanılabilir.

İngilizce'de de Türkçe'de olduğu gibi hayvanların özellikleri insanlara benzetile bilir. Bazı durumlarda bir insanın atın kuvvetine ve dayanıklılığına sahip olduğunu söyleyebiliriz ve bu karşılaştırma hem İngilizcede hem de bizim dilimizde örtüşmektedir. Örneğin:
"Mike was strong as a horse and he could easily make fifteen kilometers on foot." - Mike bir at kadar güçlüydü ve on beş kilometre kolayca yürüyebiliyordu.

Öte yandan, İngilizce öğrenirken zihniyet farklılıklarımızı da hesaba katmalıyız. Dolayısıyla her iki dilin taşıyıcıları at örneğinde dayanıklılık ve kuvveti karşılaştırabilse de, bu tür bazı karşılaştırmalar yanlış anlaşılabilir, yanlış yorumlanabilir ve hatta zihinsel değerler, dünya görüşleri ve diğer yönlerden aşağılanabilir. Örneğin vahşi hayvanlarla kıyaslandığında kurt ve maymun örneğinde bu açıkça görülmektedir. Biz kurtu korkunç, yırtıcı bir hayvan gibi kabul ediyoruz. Ancak bu vahşi hayvanı asla aptal olarak görmüyoruz. Çünkü kurt aptal bir hayvan değildir. Ancak, İngiltere'de bu hayvan herhangi bir aptalla karşılaştırılabilir:
"Brian’s as stupid as a wolf" - Brayn bir kurt kadar aptal.
Tabii ki Türkçede böyle bir karşılaştırma yapmıyoruz. Türkçede böyle bir karşılaştırmayı kurt yerine koyunla yapardık. Ama gördüğünüz gibi, İngilizler için durum böyle değil. İngilizlerin maymunlara karşı tutumu daha da ilginç. Bir insanın bir maymun kadar zeki olduğunu söylersek, muhtemelen bunu bir hakaret olarak değerlendirecektir, ancak İngilizler için böyle deyildir:
"Martha has finished her school with honors – she’s as clever as a monkey." - Marta liseden onur derecesiyle mezun oldu - o bir maymun kadar zeki.

Vahşi hayvanlar konusunda İngilizce öğretici kelimeler ve çevirileri

Vahşi hayvanlar İngilizce

Vahşi hayvanlar hakkında İngilizce deyimler ve atasözleri

"Who keeps company with the wolf will learn to howl." - Kurtla arkadaşlık eden ulumayı öğrenecek.

"To set the wolf to keep the sheep." - Koyunların bekçiliyini kurda vermek.

"Catch the bear before you sell his skin." - Derisini satmadan önce ayıyı yakala.

"А living dog is better than a dead lion." - Diri bir köpek, ölü bir aslandan iyidir.

"The lion’s share." - Aslan payı. (büyük parça)

"If you run after two hares, you will catch neither." - İki tavşanın peşinden koşarsan ikisini de yakalayamazsın.

"Better be the head of a dog than the tail of a lion." - Bir aslanın kuyruğu olmaktansa bir köpeğin başı olmak daha iyidir.

"The leopard cannot change its spots." - Leopar beneklerini değiştiremez.

"The last straw breaks the camel's back." - Son saman devenin belini kırar.

"The camel going to seek horns lost his ears." - Boynuz aramaya giden deve kulaklarını kaybetti.

Vahşi hayvanların adlarının İngilizce yazılışı ve okunuşu.

[ waɪld ˈæn.ɪ.məlz ] Vahşi hayvanlar
[ beə(r) ] Ayı
[ ˈzeb.rə ] Zebra
[ ˈbiː.vər ] Kunduz
[ wʊlf ] Kurt
[ ˈtɜː.tl̩ ] Kaplumbağa
[ ˈkrɒk.ə.daɪl ] Timsah
[ ˈtaɪ.ɡər ] Kaplan
[ ˈlaɪ.ən ] Aslan
[ ˈlep.əd ] Leopar
[ ˈpæn.θər ] Panter
[ fɒks ] Tilki
[ dɪər ] Geyik
[ elk ] Sığın
[ ˈreɪn.dɪər ] Ren geyiği
[ ˈel.ɪ.fənt ] Fil
[ dʒɪˈrɑːf ] Zürafa
[ ˌhɪp.əˈpɒt.ə.məs ] Su aygırı
[ raɪˈnɒs.ər.əs ] Gergedan
[ ˈlɪz.əd ] Kertenkele
[ sneɪk ] Yılan
[ frɒɡ ] Kurbağa
[ ˈpəʊ.lər beə(r) ] Kutup ayısı
[ ˌkæŋ.ɡərˈuː ] Kanguru
[ ˈmʌŋ.ki ] Maymun
[ heər ] Tavşan
[ ˈskwɪr.əl ] Sincap
[ ˈhedʒ.hɒɡ ] Kirpi
[ maʊs ] Fare
[ ræt ] Sıçan
[ ˈæntˌiː.tər ] Karıncayiyen
[ ˌɑː.məˈdɪl.əʊ ] Armadillo
[ ˈbædʒ.ər ] Porsuk
[ ˈtʃɪp.mʌŋk ] Sincap
[ ˈmɪəkæt ] Çöl faresi
[ ˈwɔːthɒɡ ] Yaban domuzu
[ haɪˈiː.nə ] Sırtlan
[ ˈdʒæk.əl ] Çakal
[ lɪŋks ] Vaşak
[ ˈmɑːtɪn ] Sansar
[ məʊl ] Köstebek
[ ˈmɒŋ.ɡuːs ] Firavun faresi
[ rækˈuːn ] Rakun
[ ˈɒt.ər ] Su samuru
[ sləʊθ ] Tembel hayvan

Eğitimin ücretsiz ve herkes için erişilebilir olması gerektiğine inanıyoruz. Bu yüzden bir süre önce biz tamamen ücretsiz olarak gelişmeye devam etme kararı aldık. Ancak yeni eğitim kursları yaratmaya devam etmek için okuyucularımızın maddi desteğine ihtiyacımız var. İçerik hazırlanmasına, sitemizi geliştirmeye ve ilgili maliyetleri ödemek için yardıma ihtiyacımız vardır.
Yaptığımız eğitim kurslarını beğendiyseniz ve faydalı buluyorsanızsa, o zaman bizim hesaplara bağış yaparak bize destek ola bilirsiniz.